huzursuzluk ile başa çıkma yolları

Huzursuzluk Nedir? Tetiklediği Psikolojik Hastalıklar Nelerdir?

Huzursuzluk, tipik bir sinirsel bozukluk türüdür. Bu sinirsel bozukluk; olumsuzluk, karamsarlık, kaygı, depresif hissetmek olarak kendini gösterebilir. Şöyle de diyebiliriz; huzursuzluk, bireyin kendisini belirli zaman dilimlerinde veya devamlı olarak kötü hissettiği bir duygudur.

Birey, hissetmiş olduğu huzursuzluk neticesinde kendisini çaresiz hissedebilecek olup depresyona olan eğilimi de yükselir ve sebepsiz yere kaygılı hisseder.

Kişi bununla birlikte; huzursuzluk, hiç hareket etmeme veya yerinde duramama, sürekli olarak bir şeyler düşünüp hayal kurma, negatif düşüncelere hakim olamamakla durumları yaşayabilir. Huzursuzluk, bu olumsuz durumlar yaşanmaktayken spesifik olarak gerçekleştirilen hiçbir iş ve eylemden zevk alamama anlamına da gelmektedir.

Huzursuzluğun Belirtileri Nelerdir?

Genel olarak huzursuzluk belirtilerine şu durumlar örnek verilebilir:

  • Hiperaktif duruma bürünmek
  • Sık sık veya devamlı olarak kaygılı hissetmek
  • Çarpıntı hissetmek
  • Hissedilen huzursuzluk neticesinde uykuya dalamamak veya fazlası ile uyumak
  • Dikkat dağınıklığı probleminin ortaya çıkması
  • Vücudun belli bölgelerinde (özellikle eller, bacaklar ve ayaklar olmak üzere) titreme durumunun meydana gelmesi
  • Odaklanma probleminin meydana gelmesi
  • Zaman yönetimi konusunda problem yaşamak
  • Vücutta bölgesel olarak uyuşmalar hissetmek
  • Sürekli olarak bir şeyler yapma ihtiyacı duymak neticesinde rahatsız hissetmek
  • Ansızın gerçekleşen duygusal patlamalar
  • Bireyin kendisini sık sık sinirli ve/veya duygusal hissedip kendisine acıma durumunda olması.

Huzursuzluğun Fiziksel Belirtileri

  • Özellikle omuz, sırt ve boyun bölgelerinde olmak üzere vücudun bazı yerlerinde kas gerilimi hissetmek
  • Ansızın başlayan veya uzun süre devam eden terleme hali
  • Baş ağrısı yaşamak
  • Sindirim sorunları ile birlikte karın ağrısı ve/veya mide bulantısı durumlarının gerçekleşmesi
  • Uykuya dalamama problemi yaşamak neticesinde uykusuz kalmak, uyku düzeni sağlayamamak veya fazlasıyla uyumak
  • Gün içerisinde veya devamlı olarak yorgun hissetmek
  • Ansızın kalp çarpıntısı hissetmek ve kalp çarpıntılarının artması
  • Solunum güçlükleri yaşamak

Huzursuzluğun Psikolojik Belirtileri

  • Konsantrasyon problemleri yaşamak
  • Sürekli olarak endişe halinde olmak
  • Karar vermekte güçlük çekmek
  • Kolayca sinirlenmek ve/veya öfke patlamaları yaşamak
  • Kendini sürekli olarak bir şeylerle meşgul olma ihtiyacında hissetmek
  • Sürekli olarak hüzünlü veya depresif hissediyor olmak
  • Kendini zihinsel ve duygusal olarak tükenmiş gibi hissetmek
  • Sosyal çevreden kaçınmak ve insanlarla iletişim kurmakta güçlük çekmek
  • Spesifik bir neden bulunmaksızın aniden yaşanılan korku ve/veya panik atak durumlarının gerçekleşmesi
  • Kendine olan güvenin azalması neticesinde yeteneklerinden ve kendine verilen değer konusunda şüpheler duymak

Huzursuzluğun Davranışsal Belirtileri

  • Beklenmedik durumlardan kaçınmak için sürekli olarak planlar yapmak ve hazırlıklı olmaya aşırı çaba göstermek
  • Karar verilmesi gereken süreçlerde uzun süre tereddüt duymak ve kararsızlıklar yaşamak
  • Sürekli olarak zihni meşgul etmek için devamlı olarak bir şeylerle uğraşıyor olmak veya çalışmak
  • Huzursuzluk durumu sonucunda aşırı derecede yemek yemek veya tam zıttı; iştah kaybı yaşamak
  • Aile ve yakın çevre başta olmak üzere, iş arkadaşları ve çevredeki diğer insanlar ile çatışmalar veya gerginlikler yaşanması
  • Hissedilen huzursuzluk duygusu neticesinde, bu duyguyla başa çıkmak için kendine zarar verecek davranışlar sergilemek
  • Yaşanması halinde kaygı veya stres yaşanabilecek durumlardan kaçınmak
  • Rahatlama maksadıyla alkol ve çeşitli uyarıcı maddelere yönelmek
  • Yerinde duramamak veya sık sık ayaklarını sallamak, tırnak yemek, saçlarını çekiştirmek gibi tekrarlayıcı hareketler sergilemek
  • Uyku problemleri yaşanması neticesinde uykuya dalmakta güçlük çekmek, sık sık uyanmak, aşırı uyanmak veya hiç uyuyamamak

Huzursuzluğun Nedenleri Nelerdir?

Öncelikle, bireyin yaşadığı huzursuzluk hem psikolojik hem de fizyolojik olarak ortaya çıkabilecek olmakla birlikte; yaşanılan stres neticesinde kişi kendisini huzursuz hissedecek ve kötü bir ruh haline bürünecektir.

Bununla birlikte, kişinin kullanmış olduğu takviyeler ve ilaçlar da huzursuzluğun ortaya çıkmasına sebebiyet verebilmektedir. Kullanılan bu takviye veya ilaçların etken maddeleri uyarıcı etkilere sahip olup, kişi üzerinde bu tür bir etkiye neden olabilecektir.

Ayrıyeten belirttiğimiz üzere birey, psikiyatrik ve nörolojik sebeplere bağlı olarak da huzursuzluk yaşayabilecektir. 

Genel olarak huzursuzluğun nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

  •  Aile, arkadaşlar veya partner ile yaşanmış olan problemler huzursuzluğa neden olabilmektedir.
  • Hormonal değişimler de huzursuzluğa neden olabilmektedir. Özellikle kadınların hamilelik, menopoz ve/veya hormonal değişiklikleri sebebiyle huzursuzluk yaşayabilmesi son derece normal bir durumdur.
  • Geçmiş deneyimler ve geçirilmiş olan travmaların huzursuzluk hissiyatını tetikleyebileceğinden dolayı, huzursuzluk yaşamak da normal bir durum olacaktır.
  • Aşırı kalabalık ve gürültüye maruz kalmak nedeniyle huzursuzluk duygusu ortaya çıkabilecektir.
  • Fazlasıyla alkol ve/veya kafein tüketimi huzursuzluk duygusu hissetmek konusunda tetikleyici olacaktır.
  • Dengesiz, yetersiz ve düzensiz beslenmek de huzursuzluk duygusunun hissedilmesi konusunda etkileyici bir faktördür.
  • Panik atak ve  anksiyete bozukluğu durumlarının yaşanması neticesinde huzursuzluk duygusunu hissetmek kaçınılmaz olacaktır.
  • Kronik hastalıklar ve ağrılar ile birlikte diğer sağlık sorunları da huzursuzluğa yol açabilecektir.
  • Yaşanan stres de huzursuzluk konusunda tetikleyici olacaktır.
  • Uykunun yeterince alınmaması, uyku düzenine sahip olmamak ve uyku kalitesinin düşük olması da huzursuzluğa neden olabilecektir.

Huzursuzluk ile Tetiklenen Psikolojik Hastalıklar

Huzursuzluk neticesinde bazı hastalıklar tetiklenebilecektir. Huzursuzluğun herhangi bir psikolojik rahatsızlığı tetikleyip tetiklemeyeceği veya hangi psikolojik rahatsızlığı tetikleyeceği kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. 

Bu hastalıklardan bahsedecek olursak:

  • Uyku Bozukluğu (İnsomnia): Uykuya dalmakta, uyku hâlini sürdürmekte ve uykuyu alabilmekte güçlük çekilmesi durumudur.
  • Obsesif-Kompulsif Bozukluk (OKB): Kontrol edilemeyen takıntılı düşünceler ve tekrarlayıcı davranışlar ile kendisini gösteren bir anksiyete bozukluğudur.
  • Depresyon: Psikolojik açıdan iyi hissetmeyip, uzun süreler devam eden bu iyi hissetmeme halinin günlük yaşantıyı fazlasıyla etkilemesi ile kendini gösteren bir psikolojik hastalıktır.
  • Anksiyete Bozukluğu: Günlük olarak yaşanabilecek durumlar hakkında aşırı, geçmeyen ve yoğun olan endişeler ve korkulara sahip olma durumudur.
  • Bipolar Bozukluk: Hissedilen enerjinin, ruh halinin ve duygu durumunun sürekli olarak dalgalanmasıyla karakterize edilen bir psikolojik hastalıktır.
  • Somatoform Bozukluklar: Uzun süreli ve sürekli olarak bedensel şikayetlerin mevcut olması ancak bu durumun belirtilerinin tıbbi açıdan bir açıklamasının bulunamamasıdır.
  • Yeme Bozuklukları: Bireyin anoreksiya nervozabulimia nervoza ve tıkınırcasına yeme bozukluğu gibi yeme bozukluklarına yakalanabilmesi ihtimali de mevcuttur.
  • Alkol ve/veya Madde Bağımlılığı
  • Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)

Huzursuzluk Türleri

Huzursuzluk, farklı nedenler neticesinde farklı şekillerde ortaya çıkabilecek bir duygudur.
Huzursuzluğun türlerini aşağıda sizin için inceledik;

  • Bazı sosyal ortamlarda veya başkalarının yanında belirli nedenlerden veya sebepsiz olarak tedirgin ve utangaç hissedilebilir. Bunun sebepleri olarak karşımıza çoğu zaman sosyal beceri eksikliği, öz güven düşüklüğü ve sosyal anksiyete bozukluğuna sahip olmak çıkmaktadır.
    Bu gibi durumlar ile tetiklenen husursuzluk için ‘sosyal huzursuzluk’ varlığından söz edebilmek mümkündür.
  • Bazı kişiler, kendilerinin veya başkalarının sağlığı konusunda zaman zaman veya sürekli endişe ve kaygı içerisinde olabilirler. Bu tür durumlar da ‘sağlık huzursuzluğu’ olarak değerlendirilmeye açıktır.
  • İş yerinde yeterli performansın çeşitli sebeplerden dolayı gösterilememesi veya alınan görev ve sorumlulukların yerine getirilememesi konusunda duyulan huzursuzlukları ‘iş huzursuzluğu’ olarak nitelendirebiliriz.
  • Uykuya dalmak, uyku hâlini sürdürmek ve uykunun alınabilmesinde güçlük çekilmesi durumlarını ’uyku bozukluğu (insomnia)’ olarak nitelendirebiliriz. Bu da bir huzursuzluk türü olarak karşımıza çıkar.
  • Spesifik bir neden olmaksızın duyulabilecek genel bir tedirginlik ve rahatsızlık hissinde ’genel bir huzursuzluk hâlinden’ bahsedilebilecektir.
  • Bazı bireyler, özellikle bazı havalarda, mevsimlerde ve mevsim geçişlerinde (yaygın olarak sonbahar ve kış aylarında) normalden daha fazla huzursuz hissedebilirler. Bu durumda ‘mevsimsel huzursuzluk’ gündeme gelecektir.
  • Sürekli olarak endişe ve korku hâlinde olup; ortada spesifik bir tehlike durumu bulunmamasına rağmen hissedilen yoğun huzursuzluğu ‘anksiyete huzursuzluğu’ olarak nitelendirebiliriz.

Huzursuzlukla Başa Çıkma Yolları

İş ilanlarında bile karşımıza çıkan ‘stres altında çalışabilme’ becerisine illa ki denk gelmişizdir. Çünkü huzursuzluk ve stres, kişiyi etkisi altına aldığında verimli bir şekilde çalışmak, zaman yönetmek, mantıklı karar verebilmek veya bazen sadece yapılan şeye aynı şekilde devam edebilmek bile oldukça güçtür.

Herkes kendi stres yönetimini bir şekilde sağlamalı ve bunun için çeşitli metodlara başvurmalıdır. Bu metodlara yoga, meditasyon, derin nefes egzersizleri örnek verilebilecek olup, kişilerin kendilerini rahatlattığını fark edebilecekleri daha birçok yöntem ile daha genişletilebilir. 

Zaman yönetimini öğrenmek ve uygulayabilmek oldukça önemlidir, çünkü yetişme/yetişememe telaşı, dağınık çalışma ve önceliklendirememe kişilerdeki huzursuzluk hissini hemen tetikler.

Kişisel bakım ve rahatlama teknikleri sayesinde huzursuzluk seviyesini en aza indirgeyebilmek mümkündür. İnsanlar sevdikleri hobilere ve ilgi alanlarına yöneldikleri takdirde zihinlerini dinlendirebilecek olup, sevilen insanlarla vakit geçirmek de rahatlama hissiyatını yeniden kazandırabilecektir. Bununla birlikte aromaterapi ve masaj da huzursuzlukla başa çıkma konusunda kişilere oldukça yardımcı olacaktır.

 

Olumlu düşünme tekniklerini öğrenip hayatta kullanabilmek negatif düşüncelerden arınmakta çok faydalı olabilir.

Sosyal destek önemlidir ve göz ardı edilmemelidir; arkadaşlarla, sevilen kişiler ve aile ile paylaşılan karşılıklı etkileşim ve iletişim sayesinde daha yararlı bir duruma gelmek mümkündür.

Bununla birlikte kişiler; profesyonel destek almalıdır. Psikoterapi huzursuzlukla başa çıkmanın en etkili yollarından birisidir.

Huzursuzluğun Uzun Vadeli Etkileri
Uzun süreli huzursuzluk neticesinde kişilerin duygusal, zihinsel ve fiziksel hâlleri fazlasıyla olumsuz etkilenecek olup fiziksel açıdan incelendiğinde; bağışık sisteminde zayıflama, sindirim problemleri ile karşılaşma, kas ağrılarının meydana gelmesi, kardiyovasküler hastalıkların ortaya çıkması, kronik yorgunluk gibi durumların ortaya çıkabilmesi kuvvetli bir ihtimaldir.


Zihinsel açıdan incelendiğinde ise birey, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, depresyon ve anksiyete ile karşı karşıya kalabilecektir.

Günlük Rutin ve Alışkanlıkların Huzursuzluğa Etkileri

Günlük rutin ve alışkanlıklar kişiler üzerinde olumlu ya da olumsuz etkiye yol açacaktır.

Sağlıklı beslenme, uyku düzeni edinme ve bu düzeni koruma, düzenli egzersiz yapmak, zaman yönetimini sağlamak olumlu yönde etki edecekken; uyku düzenine sahip olmama, beslenmeye dikkat etmeme, hareketsizlik, alkol ve/veya madde tüketimi ise olumsuz yönde etkileyerek huzursuzluğu tetikleyebilecektir.

 

Bununla birlikte günümüzde 7’den 70’e gözlemlenebilen elektronik cihaz bağımlılıkları ise kişileri sanıldığından çok daha fazla olumsuz yönde etkileyen bir durumdur.

Kişisel Bakımın Huzursuzluğa Etkileri

Kişisel bakım, kişilerin kendilerini çok daha iyi hissetmelerini sağlayacak olup, düzenli bir alışkanlık hâline getirildiği takdirde; iş, sosyal, aile ve özel hayatlarında kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlayacaktır. Kişisel bakımlarının sonucu olarak bireyler kendilerini daha öz güvenli hissederek insan ilişkilerinin olumlu yönde etkilendiğini gözlemleyebilecektir.

Kişisel bakımın öz güveni arttırdığı bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştır ve iletişimi güçlendirdiği, huzursuzluğun, kaygı ve stresin önüne geçtiği de gözlemlenmiş olup; depresyona karşı güçlü bir silah olarak görülmektedir.

Psikoterapi ile Huzursuzluğu Yenmek Mümkün Mü?

Psikoterapi ile huzursuzluğu yenmek elbette mümkündür! Huzursuzluk durumu depresyon, stres ve anksiyete ile sıkı ilişkili olduğu için psikoterapi son derece etkili ve başvurulması gereken bir yöntemdir.

Bilişsel davranışçı terapi sayesinde birey olumsuz düşünce kalıplarından uzaklaşacak ve davranışlarını büyük ölçüde değiştirecektir. Huzursuzluğun nedenlerini anlamak ve bunlarla başa çıkma stratejilerini geliştirmek için bilişsel davranışçı terapi son derece etkili olacaktır.

Peki sizin huzursuzluğunuzu tetikleyen unsurlar neler? Huzursuzluk ile baş ederken nelere başvuruyorsunuz? Yorumlarda buluşalım…
 

Yazar
Avatar
Şebnem Akı KaraoğluUzman Psikolog20 Temmuz 2024
0/1500
Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı