Sürmenaj nedir?

Sürmenaj Nedir?

Belki hepimiz hayatlarımız boyunca ‘sürmenaj’ kelimesini birçok defa duymuşuzdur. Peki nedir sürmenaj? Gelin, beraber bakalım.

Sürmenaj Nedir?

Sürmenaj; yoğun çalışma, zorlayıcı koşullar ya da aşırı stresten kaynaklı olarak genellikle 20 ile 40 yaşları arasında ortaya çıkan zihinsel işlevlerde yaşanan bozulmalar, psikolojik ve fiziksel belirtilerle karakterize durumlara sebep olan olarak bir hastalıktır. 

Çok çalışan insanlarda, daha çok da erkeklerde; zihin yorgunluğu veya sinir zayıflamasına da yol açan bir hastalık olup, "işyeri tükenmişliği" ya da "tükenmişlik sendromu" olarak da adlandırılmaktadır.

Zihin yorgunluğu nedeniyle kişi, konuşmak bile istemeyebilmektedir. Sürmenaj hastalığına sahip kişide örtülü bir depresyon yaşadığını gösteren belirtilerinden olan ‘kognitif’ yani bilişsel bozukluk türleri de görülebilmektedir.

Sürmenaj Belirtileri Nelerdir?

Sürmenaj hastalığının belirtileri hastadan hastaya farklılık gösterebilir, fakat çoğunlukla aşağıdaki belirtiler görülmektedir,

  • Vücudun bazı bölgelerinde oluşan rahatsızlıklar
  • Sinirlilik ve huzursuzluk
  • Aşırı yorgunluk ve enerji kaybı
  • Uyku sorunları
  • Fiziksel rahatsızlıklar
  • Düşük motivasyon
  • Sosyal izolasyon
  • Konsantrasyon güçlüğü
  • Duygusal tükenmişlik
  • Karamsarlık
  • Kısmi hafıza kaybı
  • Ruhsal ve bedensel yorgunluk
  • İş performansında azalma
  • Dalgınlık
  • Odaklanma problemi
  • Uykusuzluk
  • Baş ağrısı

Kimler Sürmenaj Olmaya Daha Yatkındır?

Sürekli aşırı stres altında çalışma, okul ya da iş sorumluluklarına aşırı yüklenme, dinlenmeye yeterince zaman ayıramama gibi koşullar altında bulunan kişiler sürmenaj olmaya daha yatkındır.

Depresyonda olmak da sürmenaj hastalığının nedenlerinden biri olduğu için, depresyondaki kişilerin sürmenaj olmaya yatkın olduğundan bahsedebiliriz.
Bunu tetikleyen faktörleri sizler için sıraladık;

  • Genetik faktörler: Genetik faktörler bireyin depresyona yakalanma ihtimalini arttırmaktadır.
  • Nörobiyolojik nedenler: Beyindeki kimyasalların eksikliği ve serotonin gibi bazı maddelerin eksikliği bu hastalığın oluşmasına yol açabilmektedir.
  • Kişisel faktörler: Mükemmeliyetçi düşünce yapısı, kendini yetersiz görme, umutsuzluk, sorunların çözülebileceğini düşünmeme ve karamsar düşünceler gibi bireyin sahip olduğu olumsuz düşünme biçimi de onun depresyona girmesine sebebiyet verebilmektedir.
  • Çevresel faktörler: Depresyon hastalığına yakalanan ebeveyninin ilgisiz ve mutsuz davranışları ve ebeveynin yaşam tarzı, çocuğun depresyona girmesine sebep olabilmektedir. 

Kişinin cinsel bir tacize veya fiziksel, duygusal bir şiddete maruz kalması da bireyi depresyona daha yatkın hale getirmektedir. Ayrıca ölüm ve boşanma gibi bireyin yaşadığı travmatik olaylar, kişinin depresyona yakalanma riskini arttırmaktadır.

Bunlar dışında; stresli bir yaşama sahip olmak kişilerin depresyona girmesine ve depresyona girmesi de sürmenaj olmaya daha yatkın hale gelmesine yol açabilmektedir. 

Sürmenaj Tedavisi Var Mıdır?

Sürmenajın tedavisi için kişiye doğru beslenme ve stresten uzak kalma gibi öneriler verilmekte olup; hastada belirlenen fizyolojik, biyolojik veya psikolojik soruna göre hareket edilmesi gerekmektedir. Bunun dışında kişide depresyon varsa bunun tedavisi için belirlenen yöntemler uygulanmalıdır. Bu yöntemler ise şu şekildedir;

  • Transkranyal manyetik stimülasyon (TMS): Bireyin beyin bölgelerinin belli bölümlerine kısa süreli yoğun manyetik titreşimler uygulanan bir yöntem olup, tedavi süresi ise haftada beş gün boyunca ve iki ile dört hafta arasında değişmektedir. TMS tedavisinin sürmenajın iyileştirilmesinde etkili olduğu yapılan araştırmalar sonucunda kanıtlanmıştır.
  • İlaç tedavisi: Depresyon tedavisinde duygudurumu dengeleyici ve antipsikotik, antidepresan gibi ilaçlar kullanılmaktadır.
  • Elektrokonvülsif terapi: Antidepresanların etki edebilmesi için genellikle üç ile beş hafta gerekmekte olduğundan yakın zamanda ciddi intihar riski taşıyan, melankolik veya psikotik depresif hastalarda elektrokonvülsif terapi kullanılmaktadır. Antidepresana direnç gösteren ya da kullanamayan hastalar için de bu yöntem uygundur. Elektrokonvülsif terapide gerekli önlemler alınarak hastanın alnına yerleştirilen elektrotlarla beyne birkaç saniye süreyle elektrik akımı verilerek uygulanan bir yöntemdir.
  • Kişilerarası terapi: Bireyin mevcut kişilerarası ilişkilerini anlayıp düzeltmesini ve meselelere eğilmesini mümkün kılan yöntemdir.
  • Bilişsel davranışçı terapi: Bilişsel davranışçı terapisinde, depresif hastanın bozuk işlevli inançlarını ve olumsuz otomatik düşüncelerini sistematik olarak değerlendirerek bunların olumluya çevrilmesini hedeflemektedir. Yani bu yöntem burada ve şimdi sürecine odaklanmakta olup ortalama on ile yirmi seans arasında süren bir psikoterapi yöntemidir.
  • Parlak ışık terapisi: Özellikle sabah erken saatlerde uygulanan ve birey ile ışık kaynağı arasına bir metre mesafe konulan parlak ışık terapisi, hastanın ışıkla doğrudan etkileşimde olmadığı bir cihaz yardımıyla gerçekleştirilen bir uygulamadır.
  • Davranışçı etkinleştirme tedavisi: Hastaların günlük etkinlik planları ile bu etkinlikler esnasında yaşadıkları zevk ve mutluluk hissini değerlendirmelerini sağlayan bir yaklaşımdır. 

Sürmenaj Olmamanın Yolları Nelerdir?

Sürmenaj olduğundan şüphe duyan kişiler zihinlerini meşgul eden sebepleri belirtmelidir. 

Her bireyin hastalıkla başa çıkma ihtiyacı farklı olup kişiselleştirilmiş bir yaklaşım önemlidir. Bireyin yaşam tarzı ve çalışma alışkanlıklarının gözden geçirilmesi sonucunda kişinin semptomlarının hafifletilmesi, enerji seviyelerini geri kazandırarak sürmenajın önlenmesine odaklanılır.

Sürmenaj olmamak için beynimizi sağlıklı bir biçimde kullanmamız gerekmektedir. 

Stressiz bir hayat tam anlamıyla mümkün olmamakla birlikte, beynimizi sağlıklı kullanmanın birinci şartı; stresi kontrol edebilmeyi başarmaktır. 

Sorun odaklı yerine çözüm odaklı düşünmeyi başararak yaşadığınız stresi ve bunalımı hayatınızda kazanım haline dönüştürebilirsek yaşadığınız stresi kontrol altına alabiliriz.

Beynimizi sağlıklı kullanmanın diğer şartı ise doğru beslenmektir. Meyve ve sebze gibi C ve E vitamini yönünden bol ve antioksidan hücre yenileyici gıdalara ağırlık vermek çok önemli olup, bol bol tüketilmeleri gerekmektedir.

Sürmenaj ve İş Hayatı İlişkisi

Sürmenaj yoğun çalışma, zorlayıcı koşullar ya da aşırı stresten dolayı ortaya çıkan bir hastalık olduğundan; iş hayatında sürekli yorgunluk, enerji kaybı, düşük motivasyon, sinirlilik, huzursuzluk ve tüm bunların sonucunda ise iş performansında azalmaya sebep olacaktır. 

Yoğun programlar ve aşırı çalışma rahatsızlığın tetikleyici unsuru olabilir. Önceliklerinizi belirleyerek aşırı çalışmadan kaçınabilir ve zamanınızı daha verimli kullanarak zaman yönetimi becerilerinizi geliştirmek işinize yarayabilir.

Sürmenajın İlişkilere Etkisi

Sürmenaj sırasında kişi cesaretinin kırıldığı bir durgunluk döneminden geçer, endişeli ve sinirlidir. 

Tam bir ümitsizlik, suçluluk duygusu hâkimdir ve kişi ilişkilerde sinirli bir yalnızlık dönemine girer. Bu aşamada kişi duygu karmaşası içine sürüklenerek kendine zarar vermeye teşebbüs edebilir.
Kendine zarar verme istemi kişiyi sosyal ilişkilerden uzaklaştırabilir ve yalnızlaştırır. Bu ümitsiz görünen yalnızlık hali ise kendine zarar verme istemini artırarak tehlikeli bir kısır döngüye sokabilir. 
Kendine zarar verme isteği duyduğunu fark eden kişinin yakın çevresini bu konuda bilgilendirmesi ve derhal bir profesyonelden destek alması oldukça önemlidir. 

Sürmenaj ile Mücadele Ederken Öz Bakım

Sürmenaj ile mücadele ederken kendinize vakit ayırmayı ihmal etmeyin. 

Dengeli ve sağlıklı beslenerek vitamin ve mineral açısından zengin besinleri tüketmek, enerji seviyenizi yükseltip bağışıklık sisteminizi güçlendirir. Bu da sürmenajın etkilerini hafifletecektir. 

Mesela bir ‘hobi’ edinmek faydalı olacaktır. İnsanın yalnız kalmaya ihtiyacı olduğu kadar konuşmaya, eğlenmeye ihtiyacı olduğu kadar da kafa dağıtmaya ihtiyacı vardır. 

Duyguları eşit yaşamakta her zaman fayda olup, yalnız kalmaya ihtiyaç olduğu kadar konuşmaya, eğlenmeye de vakit ayırmaya ihtiyaç vardır. 

Sabah kahvaltılarını ihmal etmemeye, sabah erken uyanmaya başlamalısınız. Düzenli olarak egzersiz yaparak, endorfin salgılanmasını artırıp enerji seviyenizi yükselterek stresi azaltabilirsiniz. Koşu, yürüyüş ve dans gibi aktiviteleri tercih edebilirsiniz. Kısacası sizi stresten uzak tutacak bir rutininiz olmalıdır.

Sürmenajın Tehlikeleri: Yorgunluk ve Tükenmişlik

Yorgunluk: Kişi bütün enerjisini bir işe yoğunlaştırarak bu işi yapmak için gücünü toplar ve yeteneklerini harekete geçirir. Böylece aşırı yoğunluk sebebiyle stres hormonlarımız harekete geçip salgılarını arttırarak zihinsel yorgunluk veya tükenmişlik mekanizmasını bir anda ortaya çıkarabilir.
Bu da sürekli olarak yorgun hissetme, enerji eksikliği ve bitkinliğe sebep olacaktır. Düzenli ve yeterli uyku almak sürmenaj etkisinin azalmasında büyük önem taşır. Dinlenmek ve uyku kalitesini artırmak, zihinsel ve fiziksel enerjiyi yeniden kazanmaya yardımcı olabilir.

Tükenmişlik: Kişi işe ilk başlangıçta oldukça istekli ve yapacağı iş konusunda inançlıdır. Bu duygular ona öz güven verecektir. Cesaretinin kırıldığı durgunluk döneminde kişi duygusal olarak tükenmiş, endişeli ve sinirlidir. Bu da kişide duygusal tepkilerde azalma, ilgisizlik ve tükenmiş hissetmeye sebep olacaktır.

Tükenmişlik sendromunun en etkili tedavi yöntemlerinden biri yeterli uyku almak ve dinlenmektir. 

Düzenli uyku düzeni oluşturarak ve dinlenmeye önem vererek zihninizin ve vücudunuzun ihtiyaç duyduğu enerjiyi geri kazanmalısınız.

Yazar
Avatar
Eren Artun ErgülPsikolog17 Temmuz 2024
0/1500
Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı