Savunma Mekanizması Nedir? Nasıl Çalışır?
- Savunma Mekanizmaları Nedir?
- Yaygın Savunma Mekanizmaları
- Bastırma (Repression) Rahatsız Edici Düşüncelerin Bilinçten Uzaklaştırılması
- İnkar (Denial) Gerçekliğin Kabul Edilemez Olduğu Durumlarda İnkar Edilmesi
- Yansıtma (Projection) Kendi Kabul Edilemeyen Dürtü veya Düşüncelerin Başkalarına Yansıtılması
- Yüceltme (Sublimation) Kabul Edilemeyen Dürtülerin Sosyal Olarak Kabul Edilebilir Faaliyetlere Yönlendirilmesi
- Gerileme (Regression) Daha İlkel ve Çocuksu Davranışlara Geri Dönme
- Rasyonalizasyon (Rationalization) Kişinin Yaptığı Eylemleri Makul ve Mantıklı Gösterme Çabası
- Karşıt Tepki Geliştirme (Reaction Formation) Kabul Edilemeyen Duyguların Tam Tersini Savunarak Bu Duygulardan Kaçınma
- Savunma Mekanizmalarının Psikolojik İşlevi
- Ego’nun Kendini Korumak İçin Geliştirebileceği Stratejiler
- Savunma Mekanizmalarının Kısa Vadeli ve Uzun Vadeli Etkileri
- Savunma Mekanizmalarının Günlük Hayatta Kullanımı
- Günlük Yaşamda Savunma Mekanizmalarının Belirtileri
- İş Yerinde Rasyonalizasyon
- Sosyal Durumlarda Karşıt Tepki Geliştirme
- İlişkilerde Savunma Mekanizmalarının Rolü
- Romantik İlişkilerde Yansıtma ve İnkar
- Aile İlişkilerinde Gerileme ve Bastırma
- Arkadaşlıkta Yüceltme ve Yansıtma
- Savunma Mekanizmalarının Fark Edilmesi ve Üstesinden Gelinmesi
- Kendinizdeki Savunma Mekanizmalarını Tanıma
- Günlük Hayatta Farkındalık Egzersizleri
- Duygusal Tepkiler Üzerinde Düşünme
- Farkındalık ve İçgörü Geliştirme Teknikleri
- Mindfulness ve Meditasyon Uygulamaları
- Duygu Günlüğü Tutma
- Terapide Savunma Mekanizmalari İle Çalışma
- Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Yaklaşımları
- Psikodinamik Terapi ve Savunma Mekanizmalarının Analizi
- Savunma Mekanizmalarının Psikolojik Sağlık Üzerine Etkileri
- Aşırı Kullanımın Zararları
- Gerçeklikle Bağlantının Zayıflaması
- Duygusal Yüzleşmenin Ertelenmesi
- Uzun Vadeli Ruh Sağlığı Problemleri
- Sağlıklı Savunma Mekanizmalarının Geliştirilmesi
- Yüceltme ve İleri Düzey Rasyonalizasyon
- Olumlu Duygusal İşleme Yöntemleri
- Hangi Durumlarda Savunma Mekanizmaları Sağlıksız Hale Gelir
Savunma Mekanizmaları Nedir?
İlk kez Freud tarafından kullanılan savunma terimi, psikanalitik kaçınma ve olumsuz duygulardan arınma stratejilerinin en önemli kısmıdır.
İnsanlar, tarihin en başlarından beri kendilerini stres, üzüntü, kaygı, korku gibi olumsuz durum ve duygulardan koruma çabası içine girmişlerdir.
Kişisel özellikler, dış faktörler, psikolojik bazı durumlar ve yaşanmışlıkların etkisi ile her insan; bilinçsizce kendine özgü bir savunma mekanizması geliştirir ve olumsuz durumlara göstereceği tepkiyi bu mekanizma etrafında şekillendirir.
Yaygın Savunma Mekanizmaları
Savunma mekanizmaları her ne kadar kişiye özgü olsa da elbette kişiler arasında yaygın olarak görülen bazı savunma mekanizmaları bulunmaktadır.
Bastırma, inkar, yansıtma, yüceltme, gerileme, rasyonalizasyon ve karşıt tepki geliştirme mekanizmaları kişiler arasında en sık tercih edilen savunma mekanizmalarıdır. O nedenle bu savunma mekanizmalarını yakından incelemek daha doğru olacaktır.
Bastırma (Repression): Rahatsız Edici Düşüncelerin Bilinçten Uzaklaştırılması
Her insanın zihninde bazı zamanlarda rahatsız eden, kaygı veren, kabul etmesi zor olan düşünceler belirir.
Bazı insanlar ise bu düşüncelere karşı bastırmayı bir savunma mekanizması olarak kullanır ve bu düşünceleri bilincin dışına atarak orada bastırır.
Özellikle travmatik düşüncelerin bastırma yoluyla zihinden uzaklaştırıldığı görülür.
Bazı çocukluk anılarının zihinde canlandırılamaması, genellikle bastırma savunma mekanizmasının bir sonucudur.
İnkar (Denial): Gerçekliğin Kabul Edilemez Olduğu Durumlarda İnkar Edilmesi
Gerçekleşen bazı durumlar ya da gerçek olgular kimi zaman kabul edilemeyecek düzeyde kaygı, üzüntü gibi olumsuz duyguları ortaya çıkarabilir. Bu olaylara ve olgulara karşı kişi, inkar yolunu savunma mekanizması olarak kullanarak bu olguların gerçekliğini reddeder.
Bir sevdiğinin kaybına inanmamak ve onunla hayaller kurmaya, plan yapmaya devam etmek olarak sıklıkla karşımıza çıkan inkar mekanizması; en sık karşılaşılan savunma mekanizmalarındandır.
Yansıtma (Projection): Kendi Kabul Edilemeyen Dürtü veya Düşüncelerin Başkalarına Yansıtılması
Kimi zaman kişiler kendilerinde gelişen olumsuz duyguları kabullenmek istemez ve yansıtmayı bir savunma mekanizması olarak kullanıp; negatif duyguları bir başkasına özgüler.
Örneğin kendi dış görünüşünde rahatsız olduğu kısımlar olan bir kişinin, başkalarının dış görünüşüne ağır eleştiriler yöneltmesi; o kişinin savunma mekanizması olarak yansıtmayı geliştirdiğini göstermektedir.
Yüceltme (Sublimation): Kabul Edilemeyen Dürtülerin Sosyal Olarak Kabul Edilebilir Faaliyetlere Yönlendirilmesi
Kişi, zihninde canlanan olumsuz düşünceleri ya da başına gelen kabul edilmesi zor olayları kimi zaman daha olumlu ve faydalı alanlara yönlendirir. Bu durum kişinin yüceltme savunma mekanizması geliştirdiğini göstermektedir.
Öfke problemlerine sahip olan ya da saldırma dürtüsü yoğun olan birinin, dövüş sporlarında oldukça başarılı olması; bu tip savunma mekanizmasının en yaygın örneklerinden biridir.
Gerileme (Regression): Daha İlkel ve Çocuksu Davranışlara Geri Dönme
Bazı negatif olaylar kişinin başına geldiğinde ya da kişi olumsuz düşüncelerin etkisinde kaldığında bunlardan kaçınmak için gerilemeyi bir savunma mekanizması olarak geliştirir ve gelişim döneminin daha önceki zamanlarına, geçmiş yaşlarına ve bu yaşlardaki davranış tiplerine geri döner.
Ağır travmalar yaşayan çocuklarda bu mekanizma oldukça sık görülmektedir.
Rasyonalizasyon (Rationalization): Kişinin Yaptığı Eylemleri Makul ve Mantıklı Gösterme Çabası
Zihinde var olan olumsuz ve kabul edilmesi zor olan duyguların kişi tarafından mantıklı bir çerçevede gösterme çabası ve mantıklı göstermek için açıklamalar yapılmasını ifade eden rasyonalizasyon savunma mekanizmasına, mantığa bürüme de denmektedir.
Bir başkası tarafından sürekli olarak gösterilen kaba davranışlar ve saygısızlığın altında mantıklı bir sebep arama çabası bu tip savunma mekanizmasının en temel örneğidir.
Karşıt Tepki Geliştirme (Reaction Formation): Kabul Edilemeyen Duyguların Tam Tersini Savunarak Bu Duygulardan Kaçınma
Kişi, zihninde var olan olumsuz düşüncelerin ya da kabul edilmesi zor bazı olumsuz olgu ve özelliklerinin; aslında tam tersinin var olduğunu ısrarla savunarak kendince bir savunma mekanizması geliştirebilir.
Bu mekanizma, karşıt tepki geliştirme mekanizmasıdır. Bu mekanizma kendini, kişinin aslında var olan bir düşüncesinin tam zıttı şekilde davranışlar sergilemesi ile de gösterir.
Savunma Mekanizmalarının Psikolojik İşlevi
Savunma mekanizmaları her insanda var olan ve birtakım işlevlerde rol alan mekanizmalardır.
Fiziksel ve zihinsel işlevlerinin yanında, psikolojik işlevleri de savunma mekanizmalarının en ilgi çekici yönlerindendir.
Kimi zaman kişinin psikolojik sağlığının korunmasını sağlayan savunma mekanizmaları; özellikle kişinin artık alışkanlık olarak daima savunma mekanizması geliştirmesi ve gerçeklikten uzaklaşması durumunda psikolojik açıdan işlevselliğini yitirecektir.
Bu tarz bir gerçeklikten kopuş, kişide psikoz görülme olasılığını arttırmaktadır.
Kişinin psikolojik sağlığının dengesinin en önemli gerekliliklerinden biri de savunma mekanizmalarının işleyişinin normal düzeyde olması ve kişinin bu mekanizmalarının arkasına saklanarak olumsuzluklarla yüzleşmekten kaçınmamasıdır.
Savunma mekanizmalarını sürekli ve yoğun olarak kullanan kişiler, geliştirdiği savunma mekanizmasına da bağlı olarak; inkar etme, eleştiri kabul etmeme, sürekli başkalarını eleştirme, duyguları bastırma, yalan söyleme gibi negatif özelliklere ve bu özelliklerin beraberinde getirdiği psikolojik bunalım ve bozukluklara açık hale gelecektir.
Ego’nun Kendini Korumak İçin Geliştirebileceği Stratejiler
Ego; bilinen kullanımının dışında bir temel anlama sahiptir. Bu temel anlam ise, tüm insanların dış dünya ile bağlantısını ve bu dünyaya adapte olarak uyum içinde yaşamasını sağlayan zihinsel işlevleri ifade eder.
Bu zihinsel işlevin kullanımına bağlı olarak ise bizim bildiğimiz kullanımı ile ego ve egoist insan terimleri karşımıza çıkar.
Ego; dış dünya ile doğrudan ilişkili işlevleri ifade ettiği için, dış dünyadan etkilenmeye oldukça açık ve korunması gereken bir konumdadır. Egonun korunmasının gerektirdiği stratejilerden en önemlisi ise savunma stratejileridir.
Savunma mekanizmaları hem dış dünyanın olumsuz etkilerinden egonun korunması hem de bu etkilerin oluşturduğu olumsuz duyguların tamamiyle bilinçdışına itilmesi açısından egonun kendini korumak için geliştirdiği önemli bir stratejidir.
Özellikle yansıtma, rasyonalizasyon, inkar ve yüceltme mekanizmaları daha çok egoya hizmet eden stratejilerdir.
Savunma Mekanizmalarının Kısa Vadeli ve Uzun Vadeli Etkileri
Savunma mekanizmaları kişinin bilinçsizce geliştirdiği, dış dünyaya uyum sağlamak ve egoyu korumak adına gelişen ve hem kısa vadede hem de uzun vadede birtakım etkilere yol açan koruma stratejileridir.
Savunma mekanizmalarının kısa vadeli etkileri kişinin geliştirdiği mekanizmaya bağlı olarak değişse de genel olarak:
- Kaygı, korku, üzüntü gibi olumsuz duyguların yaşanmasını ertelemek,
- Kişinin sosyal ortamlara adapte olmasını sağlamak,
- Kişinin dış dünya ile olan uyumunun artması,
- Kişiyi eleştiri, soyutlama, dışlama gibi olumsuz reaksiyonlardan uzak tutmak,
- Kişinin toplumda kabul edilebilirliğini artırmak şeklindedir.
Savunma mekanizmaları uzun vadede ve alışkanlık halini aldığında ise, çoğu zaman daha negatif etkilere dönüşmektedir. Bu etkileri ise şöyle sıralayabiliriz:
- Sürekli olumsuz rüyalar görmek
- Yalan söylemek
- Sosyal ortamlardan giderek uzaklaşmak
- Kronik baş ağrısı
- Dikkat eksikliği
- Kronik yorgunluk
- Hafıza güçlüğü
- Tam olarak olumsuz olaylarla başa çıkılamadığından, sürekli dalgalı ruh hali
Savunma Mekanizmalarının Günlük Hayatta Kullanımı
Savunma mekanizmaları her insan tarafından farklı faktörlere bağlı olarak ve bilinçsizce gelişir ve günlük hayatın her yerinde de çeşitli şekillerde kendini gösterir.
Kişinin geliştirdiği savunma mekanizması; iş hayatı, ilişkiler, sosyal hayat, eğitim hayatı gibi hayatın her yerinde yansımalarını ortaya çıkaracaktır.
Günlük Yaşamda Savunma Mekanizmalarının Belirtileri
Kişinin geliştirdiği savunma mekanizması, günlük hayatın birçok alanında kendini birtakım belirtiler ile gösterir.
Yukarıda da saydığımız en yaygın görülen savunma mekanizmalarının belirtileri şöyledir:
- Bastırma savunma mekanizmasının belirtileri genel olarak; duygularından bahsetmekten kaçınmak, daima neşeli görünmek ve gülümsemek, başkalarının yanında ağlamaktan kaçınmak gibi kişinin duygularını açığa vurmaktan aşırı kaçındığı davranışlardır.
- İnkar savunma mekanizmasının belirtileri genel olarak; eleştirileri ısrarla reddetmek, duygularını inkar etmek, o an için üzgün ya da kaygılı, korkmuş gibi olumsuz duygu durumuna sahip olduğunu dahi inkar etmek gibi davranışlardır.
- Yansıtma savunma mekanizmasının belirtileri; sürekli başkalarını eleştirmek, her konuda yorum yapma hakkını kendinde bulmak, öz eleştiri yapamamak, insanların yaşadığı olumlu durumlarda dahi negatif yönler aramak gibi davranışlardır.
- Yüceltme savunma mekanizması; genel olarak başa gelen negatif olaylardan sonra yas süreci yaşamayı reddederek bir üst versiyona ulaşmak için çabalamaya başlamak, kendine üzülecek ya da kaygılanacak alan tanımamak gibi belirtiler ile kendini gösterir.
- Gerileme savunma mekanizmasının belirtileri genel olarak; yetişkin bir insanın sürekli çocukça davranışlar sergilemesi, çocukların olması gereken yaştan daha küçük yaştaki çocukların davranışlarını benimsemesi gibi belirtilerdir.
- Rasyonalizasyon savunma mekanizması genel olarak hatalarını kabul etmeyerek sürekli bir sebep aramak, en olumsuz durumları dahi mantık çerçevesine oturtmaya çalışmak gibi belirtiler ile kendini gösterir.
- Karşıt tepki geliştirme savunma mekanizması geliştiren kişiler yeni bir ortama girdiğinde hiç olmadığı bir kişi gibi davranmak, normalde tepki göstereceği bilinen durumlara fazla anlayışlı yaklaşmak, rahatsız olabileceği durumlara aşırı abartılı tepkiler vermek gibi belirtiler ile kendisini gösterecektir.
İş Yerinde Rasyonalizasyon
Rasyonalizasyon savunma mekanizması; iş hayatında en çok kendini gösteren ve etkilerini meydana getiren savunma mekanizmalarından biridir.
Bir iş yerinde çalışan kişi; başarılı bir personel olmak istiyorsa hatasını kabul edebilmeli ve bu hataları üzerinde çalışabilmelidir.
Oysa rasyonalizasyon mekanizması geliştiren bir kişi, herkes tarafından hatalı olduğu kabul edilen işlemlerini dahi mantıklı göstermek ve haklı olduğunu kanıtlamak çabası içindedir ve yaptığı işlemin doğrusunun aslında kendi gerçekleştirdiği şekilde olduğunu kanıtlamak çabası içindedir. Bu yönü ise onu iş yerinde birlikte çalışılmak istenmeyen bir çalışan haline getirir.
Sosyal Durumlarda Karşıt Tepki Geliştirme
Sosyal hayatta kişi zaman zaman yeni ortamlara girebilir ya da halihazırda içinde bulunduğu bir ortamda rahatsız olacağı bir durumla karşı karşıya kalabilir.
Ancak bu durum karşısında rahatsız olduğunu, kaygılandığını ya da öfkelendiğini dile getirmeyip; normalde göstereceğinden çok daha farklı bir tepki ve tavır gösterirse bu, kişinin karşıt tepki geliştirme mekanizması geliştirdiğini gösterecektir.
Bu tepki, kısa vadede kişinin kabul edilebilirliğini arttırıp ortamdan soyutlanmamasını sağlasa da zamanla kişi hiç olmadığı biri gibi davranmaktan yorulacak ve hem ortamdan kendini uzaklaştıracak hem de psikolojik sağlığı bu durumdan olumsuz etkilenecektir.
İlişkilerde Savunma Mekanizmalarının Rolü
Tıpkı profesyonel hayatta ve genel olarak günlük yaşamda olduğu gibi ilişkilerde de kişilerin savunma mekanizmalarının birçok yansıması olacaktır.
Çünkü kişilerin geliştirdiği savunma mekanizmaları olaylara verdikleri tepkileri ve davranışlarını doğrudan etkiler ve bu durum da kişinin diğer insanlarla olan ilişkilerine doğrudan sirayet eder.
Farklı savunma mekanizmaları, farklı davranışları beraberinde getirir ancak ilişkilerde türüne de bağlı olarak daha çok inkar, yansıtma, gerileme, bastırma gibi savunma mekanizmaları öne çıkmaktadır.
Romantik İlişkilerde Yansıtma ve İnkar
Romantik ilişkileri en kötü etkileyen durumlardan biri de partnerlerin birbirlerine karşı bilinçsizce savunma mekanizmaları geliştirmesi ve herhangi bir olumsuzlukta birbirlerini anlamaya çalışmak yerine savunma mekanizmalarının devreye girmesidir.
Özellikle yansıtma ve inkar, ilişkileri en negatif etkileyen savunma mekanizmalarıdır.
İnkar; partner tarafından yöneltilen bir eleştiri ya da isteğin veya yaşanan herhangi bir tartışmanın inkarla, kabul etmek ya da üzerine konuşmayı reddederek karşılanmasını ifade ederken; yansıtma ise ilişkide soruna neden olan bir davranışın kendinden kaynaklandığını reddederek tamamen partnere yüklemektir.
Bu iki mekanizma da ilişkinin sürdürülebilirliğini ve ilişkideki samimiyeti oldukça azaltır ve iletişim bozukluklarını beraberinde getirir.
Aile İlişkilerinde Gerileme ve Bastırma
Aile yapısı ve aile ilişkileri hem kişinin sonraki yaşamını etkileyen, hem seçimlerinde ve karakter yapısının oluşmasında önemli bir role sahip olan, hem de kişinin geliştireceği savunma mekanizmasına etki eden bir durumdur.
Özellikle çocuklukta duygularını ifade etmesine ve üzüntüsünü, kaygısını ya da öfkesini dışa vurmasına izin verilmeyen çocuklarda duygularını ifade etmeme, saklama ve bastırma şeklinde kendini gösteren bastırma savunma mekanizması ortaya çıkar.
Çocuğun üzerindeki ilginin çekilmesine neden olan bir durum ortaya çıktığında ise genellikle gerileme, yani olduğundan daha küçük yaşta gibi davranma savunma mekanizması ortaya çıkar.
Bu mekanizmalar; sağlıklı bir aile yapısının ve kişinin ailesinden bağımsız olarak, psikolojik sağlığı yerinde bir yetişkin olmasının önüne geçme fonksiyonuna sahiptir.
Arkadaşlıkta Yüceltme ve Yansıtma
Arkadaşlık ilişkileri yapısal olarak esas itibariyle ikili ilişkilerle benzerlik taşımaktadır.
İletişimin sağlıklı olması tıpkı ikili ilişkiler gibi arkadaşlık ilişkilerinin de sürdürülebilirliği açısından adeta mihenk taşlarından biridir. Savunma mekanizmalarını arkadaşlık ilişkilerinde kullanmak ise sağlıklı iletişimi ve dolayısıyla ilişkinin devamlılığını oldukça negatif etkiler.
Kişinin, arkadaşının rahatsız olduğu bir özelliğini kabul edip arkadaşını anlamaya çalışmak yerine; inkar mekanizması ile yaklaşması ve empatiden yoksun hareket etmesi samimi bir arkadaşlık ilişkisinin önüne geçecektir.
Yüceltme de aynı şekilde kişinin olumsuz tüm durumları sosyal faaliyetler ile görmezden gelmesine ve açık iletişimin önüne geçilmesine neden olur.
Savunma Mekanizmalarının Fark Edilmesi ve Üstesinden Gelinmesi
Savunma mekanizmaları kişide alışkanlık halini aldığında, bu mekanizmanın üstesinden gelinmesi bir tarafa dursun; fark edilmesi bile oldukça zordur.
Bu süreçte kişinin kendi davranışlarını, olaylara karşı yaklaşımını ve olumsuz duygularını yaşayış tarzını dikkatli bir şekilde gözlemlemesi gerekir.
Dikkatli yapılacak gözlemler ve uygulanan birtakım egzersizler ile savunma mekanizmasını fark etmek ve bu mekanizmanın üstesinden gelmek ise mümkündür.
Kendinizdeki Savunma Mekanizmalarını Tanıma
Kişinin; kendi savunma mekanizmasının farkına varması ve bu mekanizmayı tanıması bu mekanizmanın üstesinden gelmesi ve sonrasında; ilişkilerinde sağlıklı iletişim kurabilmesi, başarılı bir çalışan olması, sosyal ortamlardan dışlanmaması, günlük hayattaki işlerinde verimli olabilmesi gibi birçok açıdan oldukça önemlidir.
Kendi savunma mekanizmasını tanımak için kişinin başvurabileceği birçok yol vardır. Farkındalık egzersizleri, davranışların gözlemlenmesi, mindfulness ve meditasyon egzersizleri bu yollardan bazılarıdır.
Günlük Hayatta Farkındalık Egzersizleri
Farkındalık; kişinin içinde bulunduğu ana odaklanarak, hem dış dünyada yaşananların hem de iç dünyasının tam anlamıyla farkında olmasını ifade eder.
Farkındalık egzersizleri günlük hayatın birçok kısmına endekslenerek hem yaşam kalitesi hem de farkındalık arttırılabilir.
Nefes alış verişlerini kontrol edip hissetmek, derin nefesler almak, aynada bedenine odaklanmak, bir nesneyi ilk kez görüyormuşçasına dikkatli incelemek gibi egzersizler basit ve günlük hayata kolaylıkla entegre edilebilecek egzersizlerdir.
Duygusal Tepkiler Üzerinde Düşünme
Duygular, kişinin davranışlarını kontrol etmek konusunda oldukça başarılıdır ve alınan birçok kararı da etkiler. Duygusal tepkiler çoğu zaman düşünmeden, anlık duygunun yoğunluğu ile verilir ve bu da kişinin farkındalığında negatif bir etki ortaya çıkarabilir.
Oysa anın ve yaşanan duygunun farkında olarak, bilinçli bir şekilde hareket etmek kişi açısından her zaman daha sağlıklıdır.
Dolayısıyla duygular üzerinde bir farkındalık kazanarak hangi duygunun nasıl tepki ve davranışlar ortaya çıkardığını tespit etmek; kişinin daha sağlıklı davranışlar sergilemesine ve savunma mekanizmasının da hangi duyguların etkisi ile ortaya çıktığının farkına varmasına yardımcı olacaktır.
Farkındalık ve İçgörü Geliştirme Teknikleri
Farkındalık ve içgörünün gelişimi kişinin hayat kalitesini artırmasının yanında, hem savunma mekanizmasının tanınmasını hem de kişinin bu savunma mekanizmasının üstesinden gelmesini sağlar.
Farkındalığın ve içgörünün gelişmesi için birtakım teknik ve egzersizler bulunmaktadır.
Özellikle mindfulness egzersizleri, meditasyon ve yoga bu konuda en sık yardım alınan tekniklerdir.
Bununla birlikte kişinin çevresini ve kendisini gözlemlemesi, nefes alışverişlerini farkında olarak yapması, aynada kendi bedenini inceleyerek farkına varması gibi konular da hem içgörünün hem de farkındalığın artmasına yardımcı olacaktır.
Mindfulness ve Meditasyon Uygulamaları
Mindfulness ve meditasyon egzersizleri günümüzde en sık kullanılan farkındalık egzersizleri olup, her insanın yapabileceği ve farkındalık kazanmak üzerinde oldukça önemli etkilere sahip olan egzersizlerdir.
Meditasyon kısaca, kişinin kendi dünyasına odaklanarak anlık ve günlük düşüncelerden arınmasını ifade eder.
Bunu yaparken kişi çoğunlukla bir noktaya odaklanır, nefes alışverişlerini kontrol eder ve bazen de sakinleştirici ses ve müziklerden yardım alınır.
Mindfulness egzersizleri ise birçok farklı teknikle yapılabilen bu tekniklerde nefes alışverişlerinden, imgelemeden, odaklanmadan vs. yardım alınan farkındalık arttırıcı egzersizlerdir.
Gerek meditasyon egzersizleri gerekse de mindfulness egzersizleri; farkındalığın arttırılması ve kişinin savunma mekanizmalarının farkına vararak, bunlarla mücadele etmesi açısından önemli bir yardımcıdır.
Duygu Günlüğü Tutma
Duygu günlüğü tutmak; kişinin gün içinde yoğun şekilde yaşadığı duyguların, bu duyguların etkisinde gerçekleştirdiği davranışların ve bu duygulara verdikleri tepkilerin fark edilmesi ve duygu farkındalığı kazanılmasının önemli bir adımıdır.
Adeta bir duygusal pusula görevi gören duygu günlüğü, kişinin yoğun ve sıklıkla yaşadığı duyguları keşfetmesini ve savunma mekanizmasını tanıyarak bu mekanizmanın üstesinden gelmek için çalışmasını sağlar.
Duygu günlüğü tutan kişiler; çoğu zaman günün belirli bir zamanında, o gün içinde hissettiklerini, yaşadığı duyguları, zihninde canlandırdıklarını ve tüm bunlara verdiği tepkileri yazıya döker.
Terapide Savunma Mekanizmalari İle Çalışma
Terapi kişinin savunma mekanizmasını tanımasının, bu mekanizmanın ortaya çıkış sebeplerinin ve zihninde bu mekanizmayı oluşturan kalıpların çözümlenmesinin; bu mekanizmalar ile mücadele edilmesinin farklı teknikler ile sağlanmasını hedefler.
Savunma mekanizmasını tanımak çoğu insan için profesyonel bir destek gerektirebilir. Zira kişinin normali olan ve kendisi tarafından tespit edilmesi zor olan bu mekanizma, dışardan ve tarafsız bir dinleyici tarafından daha sağlıklı gözlemlenebilecektir.
Bunun yanında savunma mekanizmasını tanıyan bir kişi için de bu mekanizma ile mücadele etmek ve zihninde bu mekanizmayı oluşturan temelleri değiştirmeye çalışmak bir profesyonel destek ile çok daha sağlıklı ve verimli gerçekleştirilecektir.
Bilişsel davranışçı terapi (BDT), varoluşçu psikoterapi ve psikodinamik terapi; farkındalık kazanmak ve savunma mekanizmaları ile mücadele etmek isteyen kişilerin sıklıkla yardım aldıkları terapi türleridir.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Yaklaşımları
Bilişsel davranışçı terapi; zihindeki olumsuz düşüncelerin farkına varılması, bu olumsuz düşünce kalıplarının olumlu düşünceler ile değiştirilmesi ve kişinin zihninin negatiflikten arınmasında etkin olarak tercih edilen bir terapi türüdür.
Kişinin farkındalık kazanması, savunma mekanizmasını ve bu mekanizmanın nasıl oluştuğunu öğrenmesi açısından da bilişsel davranışçı terapi oldukça sık tercih edilmektedir.
BDT, genel olarak hedef odaklı yaklaşım ile çalışılan bir terapi türüdür. Bunun için terapist, danışanına birtakım küçük hedefler belirleyebilir ve görevler verebilir. Ancak elbette başka yaklaşımlardan destek alınması bilişsel davranışçı terapinin verimini artıracaktır.
Psikodinamik Terapi ve Savunma Mekanizmalarının Analizi
Psikodinamik terapi, savunma mekanizmasını tanımak ve bu mekanizmaların üstesinden gelmek isteyen kişilerin oldukça sık başvurduğu bir terapi türüdür. Bunun sebebi yalnızca bilinç değil, bilinçdışı farkındalık kazanmak için de psikodinamik terapinin oldukça ideal bir tür olmasından kaynaklanır.
Bilinçdışı düşüncelerin derinlerine inen ve bu düşüncelerini ortaya çıkaran olayları çözümleyen psikodinamik terapi, danışanın hayatında fark etmeden tekrarladığı davranışlara, olaylara verdikleri tepkilerin bilinçdışındaki hangi kalıplardan ileri geldiğine ve duyguları yaşayış şekline odaklanır ve böylece kişinin savunma mekanizmasının çözümlenmesine destek olur.
Savunma Mekanizmalarının Psikolojik Sağlık Üzerine Etkileri
Savunma mekanizmaları yalnızca kişinin günlük yaşamı, işi, ilişkileri, aile dinamikleri üzerinde değil; aynı zamanda psikolojik sağlığı üzerinde de hem dolaylı hem doğrudan birçok etkiye neden olmaktadır.
Kişinin psikolojik sağlığı üzerinde doğrudan etkilere sahip olduğu gibi, yaşamı üzerinde ortaya çıkardığı sonuçlar ile de dolaylı olarak etkilere sahiptir.
Aynı zamanda depresyon, anksiyete, öfke kontrolü sorunu, asosyal kişilik bozukluğu gibi psikolojik bozukluklar da savunma mekanizmasının bir sonucu halini alabilecektir.
Aşırı Kullanımın Zararları
Savunma mekanizmalarının aşırı kullanımı; kişinin hem günlük yaşamında hem hayatın birçok alanında, hem de psikolojik sağlığında birtakım zararlara yol açacaktır.
En önemlisi; kişi davranış ve tepkilerini farkındalıkla değil, savunma mekanizmasının etkisi ile gerçekleştirir ve bu da kişinin kendisi ile olan bağının azalmasına neden olur.
Bunun yanında, ilişkilerinde iletişim sorunları yaşamasına ve sosyal ortamlardan uzaklaşmasına da neden olabilen aşırı kullanım, kişinin psikolojik sağlığı üzerinde de negatif etkilere yol açacaktır.
İş hayatında savunma mekanizmasının aşırı kullanımı da kişinin özeleştiri yapabilen, farklı fikirlere açık olan iyi bir çalışan olmasının önüne geçecektir.
Gerçeklikle Bağlantının Zayıflaması
Savunma mekanizmaları çeşitli türlerde ortaya çıkabilen mekanizmalardır.
Özellikle inkar, gerileme, yansıtma gibi gerçeklik algısının düşmesine neden olan savunma mekanizmaları; kişinin gerçekle bağlantısının zayıflamasına ve zihninin bulanıklaşmasına neden olur.
Bu durumun önemli bir sonucu da özellikle asosyal kişilik bozukluğu, depresyon ve uzun vadede şizofreni gibi psikolojik bozukluklar olabilecektir.
Duygusal Yüzleşmenin Ertelenmesi
Duygusal yüzleşmenin sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilerek farkındalığın kazanılması; kişinin duygusal sağlığının yerinde olması, duygularını ve kendini iyi ifade etmeyi öğrenerek iletişim becerilerini geliştirmesi gibi birçok faktör açısından oldukça önemlidir.
Ancak savunma mekanizmasının alışkanlık halini alması ve aşırı kullanımı; kişinin duygularıyla yüzleşmekten kaçınmasına ve bu yüzleşmeyi ertelemesine neden olmaktadır.
Bu da farkındalık kazanılarak sağlıklı bir iletişim yaşanmasına engel olacak; duygu durum bozuklukları gibi psikolojik sorunların ortaya çıkmasının önünü açacaktır.
Uzun Vadeli Ruh Sağlığı Problemleri
Savunma mekanizmaları psikolojik sağlık üzerinde hem doğrudan, hem de meydana getirdiği başka sorunların etkisiyle uzun vadede bazı olumsuz etkilere yol açar.
Özellikle depresyon ve anksiyete bozuklukları savunma mekanizmasının kişide yol açtığı önemli psikolojik sorunlardır.
Zira savunma mekanizmaları çoğunlukla kaygı, endişe, korku ya da stres gibi olumsuz duygu durumlardan kaçınmak amacıyla kullanılır; ancak zamanla bu duyguların kişide daha da yoğunlaşmasına yol açar.
Bunların yanında, kişinin sosyal ortamlardan soyutlanarak asosyal kişilik bozukluğu yaşamasına neden olabilir. Ayrıca özellikle gerçeklikten uzaklaşmaya neden olan savunma mekanizması türleri; şizofreni, psikoz gibi daha büyük etkilere sahip olan psikolojik bozukluklara neden olabilir.
Sağlıklı Savunma Mekanizmalarının Geliştirilmesi
Savunma mekanizmaları, kişinin genellikle bilinçsiz olarak geliştirdiği ve duygu durumlara karşı verdiği tepkileri kontrol eden mekanizmalardır.
Savunma mekanizmaları elbette olumsuz bazı etkilere neden olur, ancak her zaman olumsuz etkiler ortaya çıkaracağı doğru değildir.
Sağlıklı savunma mekanizmalarının geliştirilmesi ve bu mekanizmaların günlük yaşama endekslenmesi kişide olumlu etkilere yol açacaktır.
Savunma mekanizmalarını sağlıklı hale getirmek temelde bu mekanizmalari bilinçli kullanarak alışkanlık haline getirmemek ve farkındalık geliştirmekten geçmektedir. Bunun için özellikle farkındalık egzersizleri yapmak oldukça yardımcı olacaktır.
Meditasyon, mindfulness gibi egzersizler hem anın farkında olunmasına hem de yaşanılan duygu ve verilen tepkilerin farkında olunarak yaşanmasına; böylece savunma mekanizmalarının sağlıklı hale gelmesine fayda sağlar.
Yüceltme ve İleri Düzey Rasyonalizasyon
Yüceltme ve ileri düzey rasyonalizasyon savunma mekanizmaları, sağlıklı hâle getirmeye; diğer savunma mekanizmaları ile karşılaştırıldığında daha uygundur.
Yüceltme kısaca, yaşanan olumsuz bir duygu ya da durumun sosyal faaliyetler ve olumlu aktiviteler ile karşılanması mekanizmasıdır. Doğru ölçülerde kullanıldığında ise yüceltme sağlıklı bir savunma mekanizması halini alacaktır.
İleri düzey rasyonalizasyon ise kısaca, kişinin yaşadığı olumsuzlukları veya duyguları mantıklı bir çerçevede açıklama çabasını ifade eden mekanizmadır.
Alışkanlık halini aldığında kişinin gerçeklikten uzaklaşmasına neden olsa da, doğru düzeylerde hayata endekslendiğinde kişiye pozitiflik, umut gibi olumlu duyguları katar.
Olumlu Duygusal İşleme Yöntemleri
Duygu düzenleme ve duyguların olumlu işlemesinin öğrenilmesi, kişiye iletişim becerileri kazandıracak ve aynı zamanda duygu farkındalığının artışında önemli bir rol oynayacaktır.
Bu nedenle olumlu duygusal işleme yöntemleri çoğu kişi tarafından merak konusu olan bir konudur. En sık kullanılan yöntemler ise şöyledir:
- Dikkatini duygusal bir uyarandan alarak duygusal olmayan bir uyarana vermek. Böylece duygusal olan uyarana verilen tepkinin yoğunluğunu kontrol etmek.
- Nefes egzersizleri yaparak duygusal durum anındaki yoğunluğun kontrolünü sağlamak
- Duygulara odaklanan sevgi meditasyonu vb. meditasyon yöntemlerinden faydalanmak
- Kişinin kendine ve kişisel bakımına ayırdığı zamanı arttırarak öz farkındalığı kazanması
- Bilişsel değerlendirme ile olumsuz duyguların etkisinin azaltılması üzerine çalışmak
Hangi Durumlarda Savunma Mekanizmaları Sağlıksız Hale Gelir
Savunma mekanizmaları doğru ölçüde kullanıldığında sağlıklı olabilen, ancak özellikle bazı durumlarda sağlıksız hâle gelerek kişiyi oldukça olumsuz etkileyebilen mekanizmalardır.
Savunma mekanizmalarının sağlıksız hâle gelmesi; kişinin günlük hayatını, ilişkilerini, kariyerini ve psikolojisini negatif hâle getirecektir.
Savunma mekanizmalarının sağlıksız hâle gelmesine neden olan durumlara verebileceğimiz örnekler şöyledir:
- Savunma mekanizmalarının konfor alanı halini alması
- Savunma mekanizmalarının alışkanlık halini alarak kişide bir reflekse dönüşmesi
- Savunma mekanizmalarının bazı olumsuz sonuçlardan kaçınmak için sıklıkla tercih edilmesi
- Özellikle inkar, yansıtma gibi savunma mekanizmalarının gerçeklikten uzaklaşacak ve rasyonel düşünceyi engelleyecek düzeyde kullanılması
Bu durumlar, savunma mekanizmalarının sağlıksız bir hâl almasını ve kişide olumsuz etkiler ortaya çıkmasını beraberindetirecektir.