ön yargı nedir

Ön Yargı Nedir? Ön Yargılarımızdan Kurtulmak Mümkün Müdür?

Ön yargılardan hepimiz sıkça bahsederiz. Peki nedir ön yargı? Bu yazımızda bu konuyu tüm yönleri ile ele aldık. Ön yargılar hakkında cevabını yazımızda bulamadığınız sorularınız varsa yorum olarak yazmanız halinde yazımızı bu yönde güncellemekten oldukça keyif alacağız.
Sizin de ön yargılarınız var mı? Hiç ön yargılara hedef oldunuz ve bununla nasıl başa çıktınız? Tamamen anonim kalarak yorum yapabilirsiniz. Keyifli okumalar dileriz…

Ön Yargı Nedir?

İnsanlar, fikir üretmek için yeterli olacak düzeyde birbirini tanıdıktan sonra elbette birbirleri hakkında hem iyi hem de kötü fikirlere ve yargılara varırlar. Bu durumun oldukça da normal olduğunu söylememiz gerekir. İnsan doğası böyle işler. 

Ancak kimi zaman, yeterince etkileşimde bulunmadığımız ve dolayısıyla yeteri kadar vakit geçirip, tanımadığımız insanlar hakkında da birtakım fikirler ve yargılar geliştiririz. Bu yargılar olumlu ya da olumsuz olabilir. Bu şekilde geliştirilen fikir ve yargılara ön yargı denmektedir ve ön yargı, birini tanımaya çalışmanın önündeki en büyük engellerdendir. 

Ön yargı bir kişinin zihnimizde aslında olmadığı biri gibi canlanmasına neden olabilir. Böyle bir durumda bazen çok iyi bir arkadaşlığı, bazen çok iyi bir ilişkiyi, belki çok başarılı olacağımız bir işi ya da bir projeyi, belki de hastalığı iyileştirecek ilacı kaçırabiliriz. Kaldı ki bunlar yalnızca örneklerdir ve ön yargının etkileri çok daha büyük olabilir. 

Bu nedenle ön yargı, kimi zaman doğru çıksa dahi, insanın arınması gereken bir eylemidir. Ön yargılar doğru çıksa dahi her insan bir tecrübedir ve sağlıklı olan o insanı yavaş yavaş tanıyarak tecrübe edinmektir. 

Bilinçsiz Ön Yargı Nedir?

Örtülü ön yargı olarak da adlandırabileceğimiz bilinçsiz ön yargı; bilinçli olarak yapılmayan ancak toplumun yargıları, bilinçaltımızdaki etkiler, geçmiş yaşanmışlıklar, kültürel yapılar gibi etkilerle bir kişi hakkında onu yeterince tanımadan hakkında fikir yürütmek ve birtakım kanılara varmaktır. 

Bilinçsiz ön yargı çoğu zaman kişinin elinde değildir ve iradesi dışında gerçekleşir, ancak elbette kişi bilinçsiz ön yargıların da önüne geçebilecektir. 

Bunun için yapılması gereken toplumun yargılarından ve kültürel yapının getirdiği düşünce kalıplarından arınarak; geçmiş yaşanmışlıklar ile tabiri caizse barışmak ve benzer fenotipte olan ya da benzer konuşmalar yapan ya da benzer kokulara sahip olan her insanın aynı zamanda benzer olumsuz ya da olumlu özelliklere de sahip olamayacağını kavramaktır. 

Ön Yargının Türleri Nelerdir?

Ön yargılar yalnızca kişisel düşünceler ve karakteristik yapı sonucu değil, birçok farklı sebeple ortaya çıkar ve bu sebeplere göre de türlere ayrılır. 

En bilinen ön yargı bilişsel yapı ve bilişsel sistemin çalışma şekline bağlı olarak ortaya çıkan bilişsel ön yargıdır. 

Ancak elbette tek ön yargı türü bilişsel ön yargı değildir. Bunun yanında; ırksal ve etnik ön yargılar, cinsiyet ve cinsiyet kimliği ön yargıları, sosyal sınıf ve ekonomik durum ön yargıları ve dini ve kültürel ön yargılar türleri de bulunmaktadır.

Irksal ve Etnik Ön Yargılar

Irksal ve etnik ön yargılar günümüzde yaşanan olayların da etkisiyle en yaygın ön yargı türlerinden biridir. Farklı bir ırka ya da farklı bir etnik kökene, milliyete sahip olan kişilere karşı ön yargıda bulunmayı ve bu kişilere karşı, onları yeterince tanımadan düşünce ve yargılar geliştirmeyi ifade eder. Bu ön yargı türü, toplumda çatışmalara, ayrımcılığa, adaletsizliğe, sosyal uyumsuzluğa ve bireysel ilişkilerde de bozulmalara yol açabilecektir. 

Cinsiyet ve Cinsiyet Kimliği Ön Yargıları

Cinsiyetçi ön yargı olarak da bilinen bu ön yargı türünde kişi; toplumun cinsiyet rollerine yüklediği beklentilerden ve cinsiyet normlarından etkilenerek, bireyler hakkında onları yeterince iyi tanımadan fikir yürütme ve yargılara varmayı ifade eder. 

Toplumdaki hem erkeklere hem kadınlara hem de farklı cinsiyet rollerine biçilen roller ve bu rollere atanan görevlerden kaynaklanmaktadır. İş dünyasında mobbingler, fırsat eşitsizlikleri, cinsiyet ayrımcılıkları ve kadın erkek eşitsizlikleri; cinsiyet ve cinsiyet kimliği ön yargılarının sonuçlarıdır. 

Sosyal Sınıf ve Ekonomik Durum Ön Yargıları 

Sosyal sınıf ve ekonomik durum ön yargıları; ekonomik koşulları, maddi durumları veya ait olduğu sosyal sınıfı gerekçe göstererek yargılamak ve yeterince etkileşim kurmamışken hakkında fikir yürütmektir. 

Ekonomik açıdan daha iyi koşullara sahip olanların diğerlerini küçümsemesi ve onlara karşı saygısız davranışları bu tür bir ön yargının önemli bir göstergesidir. 

Ayrıca en büyük sosyal sınıf ve ekonomik durum ön yargısı göstergesi ise kölelik uygulamasıdır

Dini ve Kültürel Ön Yargılar

Farklı dinlere ya da farklı kültürlere sahip olan insanların birbirleri hakkında, henüz tanışmaya ya da etkileşim kurmaya dahi fırsat vermeden fikir yürütmeleri ve yargıya varmalarını ifade eder.

Dini kutuplaşmalar, kendinden farklı dine mensup olanların kötü olacağı yargısı, farklı dinlerin ibadethanelerine verilen zararlar, dini ayrımcılıklar, dini sebeplerle uygulanan şiddetler gibi olumsuzluklar dini ve kültürel ön yargıların sonuçlarıdır. 

Ön Yargının Nedenleri Nelerdir?

Ön yargı, toplumun büyük bir kesiminde var olan ve farklı sebeplerle ortaya çıkan bir durumdur. Ön yargının birden çok farklı nedeni olabilir. Bu nedenleri şöyle sıralayabiliriz:

  • Özellikle çocuk yaşlarda aileler tarafından zihne yerleştirilen düşünce kalıpları
  • Ebeveynler tarafından geliştirilen engeller ve bunlara bağlı olarak getirilen yaptırımlar ve karşılaşılan durumlar
  • Karakter yapısındaki özellikler
  • Anksiyete bozukluğuna, güven sorunlarına, bazı nevrotik sorunlara sahip olmak
  • Kültürel yapı ve toplumsal normlar
  • Kişilerin yaşam biçimleri, farklı dinlere ve kültürel gruplara olan bakış açıları, farklı grupların etkileşimi gibi sosyo kültürel faktörler
  • Stereotip denilen, zihinde kodlanan kalıp düşünceleri ifade edilen bazı kalıp yargılar ve bu kalıp yargılarla kişileri ilişkilendirmek

Ön Yargının Belirtileri Nelerdir?

Ön yargı oldukça soyut ve insanın zihninde gerçekleşen bir durum olsa da; bir insanın ön yargı geliştirdiğine dair bazı belirtiler elbette bulunmaktadır. 

Bunları şöyle sıralayabiliriz:

  • Kişinin sosyal çevresinin ve arkadaşlarının hep benzer yapıdaki kişilerden oluşması
  • Kişinin ön yargı ve ayrımcılık nedeniyle başkalarına ya da etnik gruplara verilen zararlara karşı tepkisiz kalması
  • Kişinin düşüncelerine körü körüne bağlı olan biri olması
  • Kişinin düşünce ve inanç kalıplarına sahip olması
  • Oldukça fazla gruplaşma ve ayrımcılık olması
  • Adaletinin farklı gruplara göre farklılıklar göstermesi
  • Mesleklerde cinsiyet gruplarında olan belirgin değişiklikler
  • Saygın olarak görülen ve azınlık olarak görülen grupların belirli özellikler çevresinde toplanması
  • Farklı kültürel yapıya sahip kişilerin paylaşım içinde ve kaynaşmış şekilde yaşayamıyor oluşu
  • Toplumdaki kişilerin, dışarıdan gelen yabancılara ve ilk kez karşılaşılan kişilere karşı davranışları

Ön Yargının Davranışsal Belirtileri

Birinin ön yargı yaptığı ve genel olarak ön yargılı olduğunu; en çok o kişinin davranışları gösterecektir. Birinin ön yargılı bir insan olduğunu işaret edebilecek bazı davranışlar şöyledir:

  • Kişinin yeni insanlarla tanışmaması
  • Kişinin henüz yeni tanıştığı kişilerin dahi arkasından konuşması ve dedikodusunu yapması
  • Kişinin politikada ön yargıları ve ayrımcılığı ile göze çarpan konuşmaları beğenmesi ve bu tarzda kişileri desteklemesi 
  • Kişinin çocuğu ya da kardeşinin farklı gruplara mensup kişilerle arkadaşlık yapmasına izin vermemesi
  • Kişinin kendinden farklı koşullara, dine, cinsiyete veya siyasi düşünceye sahip kişilere karşı olan davranışları ve bunlar hakkındaki konuşmaları
  • Kişinin hep belirli tipteki insanlarla arkadaşlık etmesi
  • Kişinin kadınlara ve erkeklere karşı farklı şartlar sunan ya da bu iki gruptan birini işe almaktan imtina eden bir işveren olması
  • Kişinin kendinden küçük ya da kendinden büyük insanların fikirlerini önemsememesi ve küçümsemesi
  • Kişinin belirli ortamlara ve sosyal gruplara girmekten imtina etmesi, sosyal aktivitelerden kaçınması
  • Bir kişinin; yeni tanıştığı insanlardan bazılarına karşı oldukça nazik davranırken bazıların karşı kaba davranışlar sergilemesi 

Ayrımcılık ve Dışlama

Bir kişiye ya da bir topluluğa karşı; ırk, dil, din, etnik köken, siyasi düşünce, yaş, cinsiyet gibi  sahip olduğu birtakım özellikler ve düşünceler nedeni ile adaletsiz, özensiz ve yargılayıcı davranmak; diğerlerine gösterilen muameleyi bu kişilere göstermemek anlamlarına gelen ayrımcılık, toplumsal ön yargının en büyük ve en acı sonuçlarındandır. 

Burada kişi; düşünce kalıplarının dışında olan insanları kendisi gibi olanlara göre daha aşağıda görüp o kişilere karşı davranışlarına özen göstermez. 

Toplumsal bazda ayrımcılığı ele aldığımızda ise toplumun kalıplarına uymayan kişilere uygulanan daha büyük soyutlamalar ve ayrıştırmalar karşımıza çıkmaktadır. 

Dışlama ise bir kişiyi sebepsiz yere, ön yargı ile ya da aynı şekilde kişinin elinde olmayan ve kişiyi aşağı konuma getirmesi kabul edilemeyecek sebeplerle; diğer insanlardan ayrı ve dışarıda tutma, o kişiyi etraftan ya da toplumsal bazda düşünüldüğünde hayatın birçok alanından soyutlamayı ifade eder. 

Hem ayrımcılık hem de dışlama ön yargının en görünür sonuçları olup, toplumdan ve bireysel olarak insanlardan arındırılması gereken durumlardır.

Ön Yargının Psikolojik Etkileri Nelerdir?

Ön yargının hem uygulayan kişiye hem de uygulanan kişiye psikolojik etkileri bulunmaktadır. Bu etkilerden şöyle bahsedebiliriz:

  • Ön yargı uygulayan kişi zamanla yalnızlaşır, çünkü hayatına girmek isteyen herkes hakkında şüphelere ve yargılara sahiptir.
  • Ön yargının ve bunun sonucunda yaptıklarının kişide daha sonra vicdan azabı ortaya çıkarması ve bunun sonucunda psikolojik olarak kötü hissetmesi kaçınılmaz bir sonuçtur. 
  • Ön yargı kişiyi zamanla yoğun kaygıya sürüklemektedir. 
  • Ön yargı uygulanan kişiler aşağılık kompleksi yaşayabilmektedir.
  • Özellikle ait olduğu din, dil, ırk, etnik köken gibi unsurlar nedeniyle ön yargıya maruz kalan kişilerde toplumsal bir öfke ve nefret duygusu oluşabilir. 
  • Ön yargıya maruz kalan kişiler zamanla kendini soyutlayabilir ve asosyal bir yapıya bürünebilir.

Tüm bu etkiler kişilerde zamanla depresyon, asosyallik, languishing sendromu gibi daha uzun vadeli hasarlara da neden olabilecektir.

Ön Yargının Stres ve Anksiyeteye Etkileri Nelerdir?

Stres; beraberinde birçok psikolojik rahatsızlığı da getiren, kişide mücadele dürtüsünün ya da anlık olayların meydana getirdiği endişe kaynaklı tepkilerdir. 

Anksiyete ise kısaca; kişinin herhangi bir duruma karşı duyduğu anormal ve yoğun kaygıyı ifade eder. Bu iki psikolojik sorun da başka birçok problemin kapısını aralayan ve kişinin hayatını oldukça zorlaştıran sorunlar olup her ikisinden de kaçınılması gerekmektedir. 

Ancak ön yargı, etraftaki yabancı yüzler hakkında sürekli teori üretilmesine ya da yeni düşünceler oluşmasına neden olduğundan ve insan zihnine bir yük yüklediğinden; hem stresin hem de anksiyetenin tetikleyicisi olabilecektir. 

Örneğin kişi; bir başkası hakkında iyi niyetli olmadığı ve ona zarar vermek istendiğine dair bir ön yargı geliştirip onunla her aynı ortama girdiğinde, yoğun bir stres yaşayabilir ve uzun vadede bu kaygısı anksiyete bozukluğu boyutuna ulaşabilir. 

Ön Yargının Zararları Nelerdir?

Ön yargı hem bireysel bazda hem de toplumsal bazda birçok zarara yol açabilir. Bu zararlara verebileceğimiz örnekler şöyledir:

  • Ön yargı kişileri ayrıştırarak, toplumdaki kutuplaşmayı arttırır.
  • Ön yargı kişinin yeni arkadaşlıklar edinmesine engel olur.
  • Ön yargı toplumdaki bazı insanların ifade özgürlüğünü dahi elinden alır.
  • Ön yargı bir kişinin egoist olmasına; bir başkasının ise aşağılık kompleksine sahip olmasına neden olur. Yani ön yargının hangi tarafında olduğuna bakılmaksızın psikolojik açıdan zararları vardır.
  • Ön yargı cinsiyet, din, dil, ırk, etnik köken, siyasi düşünceler gibi etkenlere bağlı olarak fırsat eşitsizliklerine neden olur. 

Ön Yargı Mücadele Yöntemleri Nelerdir?

Ön yargı toplumdan ve bireyden kısa sürede arındırılması gereken ve birçok olumsuzluğa yol açan bir durumdur. Ön yargı ile mücadele edilmesi gerektiği ortada olup; bunun bazı yöntemleri ise şöyledir:

  • Bireysel olarak ön yargısından kurtulmak isteyen bir kişinin öncelikli olarak farkındalık kazanması ve hangi düşünce kalıplarının ön yargıya sebep olduğunu çözümlemesi gerekmektedir. 
  • Kişi, başka birine karşı ön yargılı olmasına sebep olan özellikteki insanlarla kurduğu etkileşimi artırır ve bu kişilerle daha çok diyalog içine girerse, ön yargısında önemli ölçüde azalma olacaktır. 
  • Empati yapabilme yeteneğini geliştirmek ve bu yeteneği günlük hayatına empoze edebilmek kişinin ön yargıları ile mücadele etmesini sağlar.
  • Farklı hayatları anlatan ve farklı türden kitaplar okumak ya da dizi, filmler izlemek kişinin farklı dünyalarla tanışmasını ve ön yargılardan arınmasını sağlar.
  • Kişi zorlandığını ve ön yargıya sebep olan düşünce kalıplarından kurtulamadığını hissettiği anda profesyonel destek almaktan çekinmemelidir.
  • Toplumsal bazda yapılabilecekler ise; ayrımcılığın karşısında duran bir politika belirlemek, fırsat eşitliği sağlayan yasalar çıkarmak ve toplumun çoğundan farklı olan kişileri de günlük hayata empoze etmektir. 

Ön Yargının Psikolojik Sağlık Üzerindeki Olumsuz Etkileri Nelerdir?

Ön yargının, uygulayan kişiye bir etkisi olmadığı düşünülse de aslında bu kişinin psikolojik sağlığı üzerinde oldukça negatif etkiler ortaya çıkabilecektir. 

Sayacaklarımız bu etkilerden yalnızca bir kaçıdır. Oysa ön yargı uygulayan kişiyi, sebep olan düşünce kalıplarına bağlı olarak farklı düzeyde ve şekilde etkileyebilecektir. Örneğin:

  • Yalnızlaşma ve bunun sonucunda gelen psikolojik etkiler, 
  • Stres, 
  • Kaygı ve uzun vadede anksiyete,
  • Depresyon,
  • Öfke.

Ön Yargının Hedefi Olmanın Etkileri 

Ön yargıya sahip olmanın etkileri olduğu gibi ön yargının hedefi olmanın da pek çok etkisi bulunmaktadır. Bu etkiler toplumsal bazda veya bireysel olarak ortaya çıkabilir. Bu etkiler toplumda: 

  • Ayrışmalar ve kutuplaşmalar olması
  • Suç oranlarındaki artış
  • Fırsat eşitsizlikleri 
  • Bunlara bağlı olarak ortaya çıkan toplumsal mutluluk ve depresyon oranlarında artış

Kişisel olarak ise:

  • Aşağılık kompleksi
  • Suçluluk psikolojisi
  • Depresyon
  • İntikam dürtüsü ve öfke
  • Yalnızlaşma ve asosyallik olarak kendini gösterecektir. 

 

Yazar
Avatar
Eren Artun ErgülPsikolog22 Temmuz 2024
0/1500
Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı