çekingen kişilik bozukluğu

Çekingen Kişilik Bozukluğu

Çekingen kişilik bozukluğu, ilk olarak 1969 yılında Millon tarafından ifade edilmiş bir davranış bozukluğudur. 

Bu bozukluk, bireylerin sosyal ilişkilerde yaşadığı aşırı çekingenlik ve içe dönüklük ile karakterizedir. Çekingen kişilik bozukluğuna sahip bireyler, mahcubiyet korkusu, eleştirilme korkusu ve yüz kızarması gibi belirtiler nedeniyle sosyal etkileşimlerden kaçınır. 

Bu durum, bireylerin sosyal ilişkilerde ve iş hayatında önemli zorluklar yaşamasına neden olur.

Çekingen Kişilik Bozukluğunun Belirtileri Nelerdir?

Çekingen kişilik bozukluğunun belirtileri; uzun süreli yetersizlik hissi, başkalarının düşüncelerine karşı aşırı hassasiyet ve sosyal ketleme (kaçınma) ile karakterizedir. Aşağıda bu bozukluğun yaygın belirtileri sıralanmıştır:

  • Reddedilmeye aşırı hassasiyet
  • Eleştirilme korkusu
  • Sosyal ortamlarda aşırı anksiyete ve utangaçlık
  • Yetersizlik duyguları
  • Kendinden nefret etme
  • Başkalarına güvenmeme
  • Samimi duygulardan uzaklaşma
  • Kişilere ve olaylara aşırı duyarlılık
  • Mesleki sorunlar
  • Kendini çevresindeki herkesten daha küçük görme
  • Sosyal baskılanma

Çekingen Kişilik Bozukluğunun Tanı Ölçütleri Nelerdir?

Çekingen kişilik bozukluğunun tanısı, DSM-5'e (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders) göre konulmaktadır. DSM-5, psikiyatrik hastalıkların tanısında yaygın olarak kullanılan bir rehberdir. Çekingen kişilik bozukluğu tanısı için aşağıdaki kriterlerden en az dördünün gözlenmesi gerekmektedir:

  • Utandırıcı bir duruma düşme korkuları nedeniyle; kişisel risk alma ya da yeni bir faaliyetle meşgul olma konusunda isteksizlik
  • Kendini sosyal açıdan beceriksiz, kişisel açıdan zevksiz ve diğer insanlara karşı aşağıda görme
  • Sosyal ortamda eleştirilme ya da dışlanma endişesi
  • Ayıplanma ya da alay konusu olma korkusu nedeniyle samimi ilişkilere ket vurma
  • Karşısındaki kişinin kendisinden hoşlanıp hoşlanmadığı belirsizse onunla iletişimde bulunmak konusunda isteksizlik
  • Eleştirilme, onaylanmama ya da reddedilme korkuları nedeniyle; karşılıklı ilişkilerin önemli olduğu mesleki faaliyetlerden kaçınma

Çekingen Kişilik Bozukluğu Nedenleri

Çekingen kişilik bozukluğu, erken çocukluk döneminde anne ve baba ile olan ilişkilerle yakından ilgilidir. Bu bozukluğa sahip bireylerin ebeveynleri genellikle suçlayıcı, şefkati az, başarıyı yeterince cesaretlendirmeyen ve reddedicidir. Ayrıca; aşırı koruyuculuk, ihmal, az bakım ve istismar gibi faktörler de bu bozukluğun nedenleri arasındadır.

 

Çekingen kişilik bozukluğunda kaygılı-kaçıngan bağlanma biçimi yaygındır. Bu bağlanma türünde birey, olumsuz kendilik algısı ve yakın ilişki kurma korkusuna sahiptir. 

Bartholomew ve Horowitz'in çalışmalarına göre, bu kişiler hem kendilerine hem de başkalarına karşı olumsuz şemalar geliştirirler ve genellikle önyargılı davranırlar. Ayrıca, genetik faktörlerin de rol oynadığı ve bu bireylerde duygusal dengesizlik ve içe dönüklük gibi kişilik özelliklerinin yüksek olduğu tespit edilmiştir.

Çekingen Kişilik Bozukluğunda Yerleşik Düşünceler

Çekingen kişilik bozukluğu, genellikle erken gençlik dönemlerinde ortaya çıkar ve yeterli olamama hissi, sosyal çekingenlik ve kendisi hakkında olumsuz düşüncelere karşı aşırı hassasiyetle karakterizedir. 

Bu bireyler reddedilme, eleştirilme ve onaylanmama korkusu nedeniyle mesleki ve sosyal faaliyetlerden kaçınırlar. İş hayatında, dış görünüşleri nedeniyle reddedileceklerini düşündükleri için performans göstermekte zorlanırlar.

 

Bu kişiler, kendilerini seven insanların yokluğunda ve kabul göreceklerinden emin olmadıkları durumlarda yeni arkadaş edinmekten kaçınırlar. Stabil ve tanıdık ortamlarda kendilerini rahat hissederler ve genellikle grup etkinliklerine katılmak istemezler. Yakın ilişki kurmakta zorlanırlar ve eleştirilme veya ayıplanma korkusu nedeniyle ilişkilerde temkinli davranırlar.

 

Çekingen kişilik bozukluğuna sahip bireyler, eleştirilme ve onaylanmama durumlarına karşı çok hassastırlar ve bu durumları hemen fark edip incinirler. Utangaç, sessiz ve düşük öz güvene sahiptirler; sosyal ilişkilerde çekingen davranırlar ve yabancılarla iletişim kurmada şüpheci yaklaşırlar. Kendi yetersizliklerini ve davranışlarının utanç verici olduğunu düşünürler ve bu nedenle stabil kalmayı tercih ederek kendilerine kısıtlı bir yaşam kurarlar.

 

Bu kişiler, iletişimde oldukları bireylerin davranışlarına karşı tetikte beklerler ve korkulu ve şüpheci durumları alay konusu olabilir. Eleştirildiklerinde ağlayabilir veya kızabilirler, bu da onların izole, utangaç, ürkek ve yalnız olarak nitelendirilmelerine yol açar. Sınırlı sosyal ilişkiler kurmalarının nedeni, reddedilmeye karşı çok duyarlı olmaları ve düşük öz güvenleridir. Olası bir kriz durumunda şefkat ve kabullenme arzularlar ve sosyal çevreleriyle optimum ilişkiler kurmayı hayal ederler.

Çekingen Kişilik Bozukluğunun İş Hayatına Etkisi

Çekingen kişilik bozukluğuna sahip bireyler, kendilerini diğer insanlardan yetersiz ve eksik görürler. Sürekli olumsuz eleştirilere maruz kaldıkları hissine sahiptirler ve insanlara karşı güvenleri azdır. Bu duygular, iş hayatlarını olumsuz etkiler. 

Özellikle insanlarla çok iç içe ve iletişim halinde olunan işlerden uzak dururlar. Daha çok yalnız çalışabilecekleri mesleklere yönelirler.

Çekingen Kişilik Bozukluğu ve Sosyal Fobi

Sosyal fobi, utanç duyulabilecek durumlardan sürekli korkma şeklinde bir anksiyete bozukluğudur. 

Otorite figürleriyle karşılaşma, yeme, içme, konuşma gibi durumlar sosyal fobiyi tetikler. Çekingen kişilik bozukluğunda da benzer belirtiler görülür. Sosyal fobi, bireyin performans durumlarına has bir problemdir; çekingen kişilik bozukluğu ise bireyin başkalarıyla ilişki kurma problemi olarak tanımlanır. 

Çekingen kişilik bozukluğu genellikle sosyal fobiye eşlik eder.

Çekingen Kişilik Bozukluğunda Terapi Yöntemleri

Çekingen kişilik bozukluğu, bireylerin ilişkilerini, kişisel gelişimlerini, mesleki ilerlemelerini ve toplumsal ilişkilerde başarılarını olumsuz etkiler. Tanı ve müdahale için uzman bir psikiyatrist ve psikoterapist desteği gereklidir. Sürecin ilk hedefi, hastaların sürece katılımını kolaylaştıracak güveni sağlamaktır.

Başa Çıkma Yöntemleri:

1. Davranış Tedavileri: Bilişsel-davranış terapisi, mantıksal-heyecan terapisi, sistematik duyarsızlaştırma ve toplumsal beceri geliştirme ile birlikte yüzleştirme teknikleri kullanılır. Bu yöntemlerle yapılan çalışmalarda anlamlı iyileşmeler gözlenmiştir.

   

2. Psikodinamik Terapiler: Yorumlayıcı teknikler, davranışsal ve yüzleştirme terapileriyle birlikte kullanılarak yararlı olabilir. Bu terapiler, bilinçdışı fantazileri yorumlamada ve hastaların utanç verici davranışlarının kontrolünü sağlamada etkilidir.

 

3. Kişilerarası Terapi: Terapist, hastanın utangaçlığı ve çekingenliği yenmesi için destekleyici teknikler kullanır. Hastanın güveni arttıkça, terapist kaçınma davranışını giderek daha az destekler.

 

4. Grup Terapisi: Grup terapisi, sosyal utangaçlığı azaltmada ve toplumsal becerileri artırmada etkilidir. Grup dışındaki yakın ilişkilerde de fayda sağlar.

 

5. Aile Terapisi: Aile üyeleri, hastanın toplumsal ortamlara katılmasını desteklemede önemli rol oynar. Aileler, hastayı yeni deneyimlere teşvik ederken duygusal destek de sağlayabilir.

Çekingen Kişilik Bozukluğuna Sahip Kişilere Yaklaşım

Çekingen kişilik bozukluğuna sahip bir yakınınız varsa, bu kişiyi bir uzman psikoloğa yönlendirmelisiniz. 

Bu bireylere özenli davranmak, bazı durumlarda kendi hallerine bırakmak ve baskı yapmamak gereklidir. Çevresindeki kişiler, çekingenlikten kurtulmak için doğru dil ve davranışlarla ikna etmeye çalışmalıdır.

 

Sizde veya çevrenizden birinde çekingen kişilik bozukluğu var mı? Çekingen kişilik bozukluğu olduğunu nereden anladınız? Yazımıza eklememizi istediğiniz bir başlık var mı? Yorumlara anonim olarak yazabilirsiniz.

Yazar
Avatar
Eren Artun ErgülPsikolog6 Temmuz 2024
0/1500
Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı